29 Nisan 2013 Pazartesi

KURAL 1: "Karşına çıkan kişiler her kimse, doğru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardır, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir şey öğretirler.

KURAL 2: "Yaşanmış olan her ne ise, sadece yaşanabilecek olandır. Hiç bir şey, hem de hiç bir şey yaşadığımız şeyi değiştiremezdi. Yaşadığımızın içindeki en önemsiz saydığımız ayrıntıyı bile
değiştiremeyiz. 'Şöyle yapsaydım, böyle olacaktı' gibi bir cümle yoktur. Hayır, ne yaşandıysa, yaşanması gereken, yaşanabilecek olandır, dersimizi alalım ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatımızda karşılaştığımız her olay, mükemmeldir."

KURAL 3: " İçinde başlangıç yapılan her an, doğru andır. Her şey doğru anda başlar, ne erken ne geç. Hayatımızda yeni bir şeyler olmasına hazırsak, o da başlamaya hazırdır.

KURAL 4: "Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Bu kadar basittir. Hayatımızda bir şey sona ererse, bu bizim gelişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmiş olduğun
bu tecrübeyle ileriye doğru bakmak daha iyidir."

28 Nisan 2013 Pazar

Yine mi Güzeliz Yine mi Çiçek

Evde olduğum zamanlar yemeden duramıyorum. Kocaman bir meyve ve salata tabağı yedim. Ama birini öğlen yemeği olarak diğeri gece film izlerken atıştırmaya :)  ( evet şişkoyum )

Haftasonu neler yaptık?

Bu hafta doktorumun da "İyisin" demesiyle oldukça aktif geçti.Bir arkadaş grubuyla akşam gezmesi yaptım.Hatta önümüzdeki hafta için programlar bile yaptım:) Arkadaşımızın kızı Irmak yürümeye başlamış onun adım kurabiyesini yedim veee kurabiyenin altından para çıktı.Adetler üzere Irmak'a ufak bir hediye almamız gerekiyor.Hayata adımlarını hep güvenle atması dileğiyle.
Aile ve Yaşamı Destekleme Derneğinin düzenlediği yemeğe davetliyiz ve bir de Kermesimiz var.İnşallah sağlığımız el verirse hepsine gitmeye çalışacağız  kızlarımla.

26 Nisan 2013 Cuma

25 Nisan 2013 Perşembe

14 yıldan beri bozulmayan hamburger

Yediğimiz hamburgerler 14 yıl bozulmayacak kadar kimyasal doluymuş.Ben bu hamburgeri görsem şaşırmaktan ziyade korkarım . Biraz daha zorlasa yaş konusunda benimle yarışacakmış mübarek :)Oysaki bizim lahmacunumuz öylemi .koy bakalım ceket cebine 2 yıl unutabilecek misin? :) O değil de nasıl bir insan hamburgeri cebine koyar ki. Çekirdek koy fıstık koy hamburger cebe konulur mu ne pissiniz siz ya.
Velhasılkelam ana fikrimize gelelim. Haberi okuyunca hatta tv de izleyince midem bulandı. Bundan sonra yemem yedirtmem yiyenin yanında bulunmam. Haberi Görmeyenler bunca kimyasalı nasıl yediğimizi görsün istedim. Çoluğunuza çocuğunuza ne yediriyorsunuz bir kez daha ölçüp tartın.

Not: Lahmacunu öneriyor muyum ? HAYIR  :)Ama hamburgerden daha suçsuz olduğu kesin.

24 Nisan 2013 Çarşamba

21. Hafta


Merhabalar
Bu ay ki doktor kontrolümüzü de atlattık.Kızlarımın iyi olduğunu görmek bir dahaki randevuya kadar bana enerji veriyor.Gelişimlerinin gayet iyi olduğunu fakat bebeklerden birinin daha obur olduğunu öğrendik.Fetus A 450gr, Fetus B 350 gr. Ama herhangi bir sorun olmadığını söyledi doktorumuz.Kızlar gayet iyi bir şekilde sıralarını savdılar fakat ben azarı yedim :) bu ay 2 kilo almışım.Uyarı aldım doktorumuzdan."Neyi yemeyi arttırdıysan onu hemen azalt" dedi. Aslında çok belirgin bir yiyecek olmadı yemeyi arttırdığım. Aksine kendim için değil de zorla da olsa kızlar için yedim hep . Tuzu ve ara öğünlerde yediğim kuruyemişleri kesmeye karar verdim. Sabahları sanırım fazla kızarmış ekmek yedim. 2 dilim ile doymayı deneyeceğim:)Bir de geceleri dondurma yemeyeceğim:) Hatta iyi bir hamile olursam Noel Babayı bile görebileceğim :)))))


Bu arada Tetanoz aşımı oldum.Tetanoz aşısı anneyi ve annede oluşan antikorların da bebeğe geçmesiyle bebeği koruyormuş.Bana bir aşı kartı verdiler ve 1 ay sonra 2. doz aşı için tekrar gideceğim.Bizden gelişmeler bu kadar.18  gün sonraki randevumuz için şafak saymaya başladık bile :)

3 Nisan 2013 Çarşamba

19. Haftamız


Bebeklerim yaklaşık 240gr. ve 15cm., dış kabuğu çıkartılmış iki hindistan cevizi gibiler. Bu haftadan sonra  beyninlerindeki koku,tat alma,duyma,görme hatta dokunma duyuları gelişmeye başlıyormuş. Artık kulakları beni ve yakınımdakileri duyacak şekilde gelişmiş.Bende bu günden itibaren klasik müzik konserlerine başlıyorum :)
Müziğin inanılmaz etkisi
Bebeği anne karnında eğitmenin yollarının başında müzik dinletmek gerekiyor. Özellikle ritimleri çok seviyorlar. Ancak doğru müziği seçmek gerek. Örneğin, Brahms dinletilen prematüre çocukların daha çabuk geliştikleri biliniyor. Çocuk Psikiyatristi Müjen İlnem bir noktanın altını çizerek şöyle diyor: “Klasik müzik dinletmek doğru. Ancak anne adayının dinlediği müziği gerekiyor. Pembe dizi müzikleri, halk ezgileri gibi annenin hoşlandığı diğer müzik türleri de bebeğe dinletilebilir. Tabii rock müzik gibi sert müzikleri de dinletmemek gerek.” http://lab-bebegim.blogspot.com/2007/12/anne-karninda-eitim.html

Neler Yapıyorum ?

Merhabalarrr biz geldik :)
Kızlarımla günler artık daha çabuk geçmeye başladı. Riskli günlerimiz azalınca sanki zaman hızlandı.Daha enerjik hissetmeye başladım kendimi. Fazla ayakta kalmamak şartı ile artık canımın çektiği şeyleri yapmaya başladım.Uzun bir aradan sonra alışverişe çıkma gücünü buldum kendimde. Henüz kızlarıma bir şey almadım ama  kendime hamile elbiseleri aldım :)  Bu arada topuklu ayakkabı giymeyi çoookkk özledim. Babetlerle, spor ayakkabılarıyla kendimi oğlan çocukları gibi hissetmeye başladım .


Genelde hafta sonları mutfakta yemekler yaptım. :) İşte karşınızda fırın makarnaa ta ta ta taaaa :)


Pratik olsun diye Knorr'un beşamel sosu ile yaptım. Fakat ne pratikliği resmen işkence oldu. paketin sağ üst köşesinde ne kadar süt eklememiz gerektiği yazıyor.
yazan şu ; 3 3/4 su bardağı süt 
nasıl yani ? Üç tam üç bölü dört ? yani ne kadar süt oluyor bu. Ama ben bu rasyonel sayıların anlatıldığı gün raporluydum kaçırmıştım bu dersi. O zamanlar sevinmiştim ama ileriki hayatımı bu denli etkileyeceğini düşünememiştim.:) Neyse ki google var.3 3/4  bardağı yemek kaşığına çevirerek bu sorunu nihayet çözdüm ve yukarıdaki görüntüyü elde ettim. Makarnayı yerken sakin kafayla düşününce aslında o kadarda zor bir işlem olmadığını gördüm. yani 3 su bardığı + 3/4 yani yaklaşık 3,5 su bardağı süte tekabül ediyor.Boşuna söylemiyormuş büyüklerimiz ye de kafan çalışsın diye :)) Bu arada benim tek ve yegane çiçeğim olan aloeveramın da cumartesi günleri su günü :) Nasl programlı bir insanım allahım:) Ben ki yapay çiçeği bile bakamam düşürürüm kırarım ama yaklaşık 5 aydır bu çiçeğim yaşıyor hattaa büyüyorr :) Keşke ilk bana geldiği günün de resmini çekseydim.